28 Aralık 2011 Çarşamba

11.Bölüm:Şimdi Senden Vaz Mı Geçmeli?

Ah şu erkekler yok mu?Bir kabahat işlediklerinde kendilerini ne de güzel affettiriyorlar.İşte Berk de bu yegane erkeklerden bir tanesi.Bu aldığım en güzel hediyeydi.Berk'e onu affettiğimi söylemek üzere üst kata çıktım.Berk'in kapıyı açmasını sabırsızlıkla bekliyordum.Kapıyı Berk'in açmasını beklerken karşımda Sophia'yı bulmayayım mı?Demin  Berk için söylediğim sözleri geri alıyorum.Bütün erkekler aynı.Gelelim konumuza Berk'e o kadar sinirlendim ki artık bu ilişkinin yürüyemeyeceğini söyledim.Gıkını bile çıkarmadı.Belki de böylesi daha iyi olacaktı.Ve o gün Berk'le ayrıldık.Artık biz diye bir şey yoktu.
Sabah kalktığımda nereden estiyse iş ilanlarına baktım.Adı çok duyulmuş bir reklam ajansı kendilerine yeni fikirler bulabilecek elemanlar arıyormuş.Hemen aradım ve Salı gününe randevu verdiler.Telefonu kapadıktan sonra salı gününü iple çekmeye başladım.Bu arada bir kaç gündür Berk'ten de ses seda yoktu.Aman zaten de olmasın.Görsün bakalım kendi ayaklarım üstünde durunca kaç kişinin yanımda yer almak isteyeceğini.Berk'ten ayrıldıktan sonra kendime daha çok zaman ayırmaya başladım.Attım kendimi sahile.Bütün stresimi koşarak attım.Eve geldiğimde kuş kadar hafiflemiştim.Ilık bir duş alıp televizyonun karşısına kuruldum.Ne olacak bu Roberto ile Maria'nın aşkı diye düşünürken telefonum çaldı.Arayan Ece'ydi.''Alo Ece nasılsın?'' ''İyilik vallahi ne olsun özlettin kendini müsaitsen sana gelecektim ama...'' ''Sorman büyük ayıp,hiç olur mu tabii ki müsaitim.Çabuk gel bekliyorum.''dedikten yarım saat sonra da Ece gelmişti.Sabaha kadar konuştuk.Dertleştik canım arkadaşımla.Cumartesi gecesi Ece'nin üniversiteden arkadaşları toplanıp parti yapacaklarmış,beni de davet etti.Eğlenmeyeli uzun zaman olmuştu.Ece'nin bu teklifini hemen kabul ettim.''Peki o zaman Cumartesi bana gelirsin beraber gideriz.''dedi Ece. Ece'yi yolcu ettikten sonra koltukta uyuya kalmışım.Sabah kalktığımda her tarafım ağrıyordu.Hemen kendimi sahile attım.Koştukça uykumun açıldığını hissettim.O anda nasıl olduysa bir adamla çarpıştık.Daha doğrusu o bana çarptı.Kahretsin!Rezil oldum.Her tarafım çamur oldu üstüne üstlük bacağım da  kanıyordu.Hayvan herif bana nasıl çarptıysa?!''Çok özür dilerim isteyerek olmadı.''dedi.''Bir de isteyerek yapsaydınız.''dedim.''İyi misiniz?''dedi.''Yere iki seksen uzanmanın üstüne bir de bacağımın kanamasıyla nasıl iyi olabilirim acaba?''dedim.''Bu böyle olmaz sizi hemen bir eczaneye götürmeliyim,bu halde hiç bir yere gidemezsiniz.''dedi.''Sorun değil evim zaten yakın gidince kendim bir pansuman yaparım.''dedim.Kalkmaya çalıştım ama olmadı.Bacağım çok ama çok acıyordu.''Lütfen ısrar etmeyin sizi bir eczaneye götüreyim iyi gözükmüyorsunuz.''dedi.''Peki tamam,ağrım olmasa inanın kabul etmezdim.''dedim.Adam beni karga tulumba arabasına bindirdi ve yakınlardaki bir eczaneye götürdü.Eczacı kadın da tentürdiyotu bastıkça basıyor benim de canım çok ama çok yanıyordu.O acıyla adamın elini sıkıvermişim.Pansuman bittikten sonra anca durumu toparlayabildim.Adam koluma girip beni arabaya bindirdi ve evime bıraktı.''Gerçekten çok teşekkür ederim kusura bakmayın size biraz kaba davrandım.''dedim.''Hiç önemli değil,iyisiniz ya?''dedi.''Gerçekten iyiyim tekrar sağolun.''dedim.''Bu arada...Ben Cenk,tanışamamıştık.''dedi.''Ben de İpek.Memnun oldum.Tekrardan teşekkür ederim.''dedim ve eve girdim.Düşündüm de olumsuz bir durumla karşılaştığımızda ümitsizliğe kapılırız.Aslında yapılması gereken şey her olumsuzlukta karşımıza mutlaka iyi bir fırsat çıkacağını unutmamaktır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder